23 Temmuz, 2009

motor günlükleri


20 temmuz 2009 - pazartesi gecesi 00:00-06:00 arası..

zoban'ı zar zor ikna edip bebek starbucksta bi kahve içmeye gittik. o kendi motoruyla, ben de benimkiyle. ordan ileri devam edelim dedik kahveden sonra, dedi ki hadi rumeli fenerine.. ta istanbulun karadenizle bağlandığı yer. çok uzak çooooook, ama ben tabii bilmiyorum ne kadar uzak. muhteşem ama korkunç ıssız yollardan giderek fenere ulaştık. yol cidden şahaneydi, hem boş hem de güzel asfalt, virajlar falan. çok keyif aldım, virajlarda hala korkup yavaşlamam, yokuş aşağı inerken de tırsınçlıktan debriyajı sıkmam dışında bi derdim yok şimdilik. vitesi küçültürkenki yığılmalarımı azalttım biraz. ama yokuş aşağı boşa almamayı öğrenmem lazım. motor freni arkadaşım, o çıkarttığı sesten korkma aletin. bi de yatırmayı öğrenmem lazım, hala seri değilim.. dönüşte de boğaziçi üniversitesinin oraya gittik, çorba ve kebap yedik, ordan da ev. sabah 6 olmuştu saat artık. dönerken tek başına kullanmak da güzeldi. :)




22 temmuz 2009 - çarşamba gecesi..

cihan ve greenpeace'den bi arkadaş birlikte çıktık 2 motor yola. istinye'ye kahve içmeye.. giderken önce önümdeki bi arabaya çarptım, ön gagam kırıldı. ama zaten kırıkmış önceden, bantlar vardı içinde çünkü. önümdeki araba saçma sapan yavaşlayarak gidiyodu, ben de girişken davranamadım, sanırım arkamdaki araba bana kızarak hayvan gibi kornaya bastı, niye neye bastı diye ona bakarken önümdeki araba durmuş ve ben de ona geçirdim, gaga yerde.. ilk kazam oldu böylece. hadi bu neyse, olur böyle dikkatsizlik, bundan sonra hep yola önüme bakıcam.

dönüşte de yokuşlu bi u dönüşü vardı, 3. viteste yaklaştım ama virajı 2 ile aliyim derken sanırım yeteri kadar hızlı gidemedim ve motoru devirdim. yanımdan bi minibüs geçiyodu, indiler kaldırdılar motoru ama bu sefer kendime çok kızdım. nasıl alamazsın abi virajı, bi de tukete gel sende diyodum, iyi ki gelmemiş, ya arkamda olsaydı.. alete tam hakim olamıyo olmak canımı sıkıyo, kendime kızıyorum..

bi de "oluyorum ben yavaş yavaş" derken bu salaklıkları yapmış olmam.. hiçbi zaman ne oldum demiyceksin, ne olucam diyceksin hacı. o kadar kendine güveni gelenin eline verirler işte böyle.. çok sinirliyim kendime be günlük.

not: bu yazıyı tabii daha özenli yazmış olmak lazım, ama hiç isteyesim yok şu anda..sonra editlerim umarım..

Hiç yorum yok: