dün sonunda imax için o alışveriş merkezinde interstellar'a gidebildim. nolan güzel iş yapmış.
film bittiğinde önce bütün film boyunca 2 kere telefonuyla konuşup, konuşmadığı zamanlarda da mesajlaşan gerizekalının ''selam yalnızsınız galiba, tanışalım mı?'' sorusuyla başetmek ve içimdeki cinnet duygusunu bastırmak zorunda kaldım.
30 saniye sonra salondan üst kata çıktığımda kafam çok güzeldi. şimdi bu kafayla nasıl motor kullanıcam diye kara kara düşünürken 2 kişiye çarptım. özür diledim, yoluma devam ettim. az önce flashback'i geldi ki, çarptığım iki kişi ceylan ve azer bülbül'dü abi.
dünden beri film hakkında bir şeyler okuyayım, uzun zamandır film hakkında konuşmak istediğim arkadaşımı arayayim istiyorum ama beceremiyorum. uçmuş gitmiş tüm hissiyat. nane't olsun.